Fonksiyonlar Önemli mi? Psikolojik Bir Mercekten Bakış Bir Psikoloğun Meraklı Girişi Bir psikolog olarak, insan davranışlarını anlamaya çalışırken sık sık kendimi bir soru sorarken buluyorum: “Bizim yaptığımız şeyler, düşüncelerimiz, duygularımız ve etkileşimlerimiz aslında birer fonksiyon mu?” Bu basit görünen soru, insan psikolojisinin derinliklerine inmeyi sağlayan bir anahtar olabilir. İnsanlar olarak, çevremizdeki dünyaya ve kendimize nasıl tepki verdiğimiz, kullandığımız fonksiyonların, yani bilinçli veya bilinçsiz olarak gerçekleştirdiğimiz davranış kalıplarının bir yansımasıdır. Fonksiyonlar, hayatımızın her alanında yer alır: düşüncelerimiz, hissettiklerimiz, başkalarıyla etkileşimlerimiz ve kararlarımız. Peki, bu fonksiyonlar gerçekten bizim kimliğimizi ve davranışlarımızı nasıl şekillendiriyor? Bu yazıda, fonksiyonların önemini bilişsel, duygusal ve sosyal psikoloji…
Yorum BırakGünlük Yorumlar Yazılar
Critical Düşünme Nedir? Akademik ve Güncel Perspektiften Bir İnceleme Critical düşünme, bir kişinin bilgi ve fikirleri yalnızca kabul etmek yerine, bunları dikkatle değerlendirdiği, sorguladığı ve analiz ettiği bir düşünme biçimidir. Bu süreç, özellikle karar verme, problem çözme ve analitik düşünme becerilerinin temel taşlarını oluşturur. Ancak, critical düşünmenin kapsamı ve önemi zaman içinde evrilmiş, farklı tarihsel dönemlerde ve akademik alanlarda farklı biçimlerde tartışılmaya başlanmıştır. Bu yazıda, critical düşünmenin ne olduğunu, tarihsel gelişimini ve günümüzdeki akademik tartışmalarını ele alacağız. Critical Düşünmenin Tarihsel Arka Planı Critical düşünme, köken olarak Antik Yunan felsefesine dayanır. Özellikle, ünlü filozof Sokrat, düşünme sürecini sorgulamanın ve sürekli olarak…
Yorum BırakKartepe Güreşlerini Hangi Kanal Veriyor? Tarihin Güreş Arenasında Bir Yolculuk Bir tarihçi olarak her sabah gazeteye göz atarken, bazen geçmişin yankılarını bugünün manşetlerinde bulurum. Kartepe Güreşleri hakkında bir haber gördüğümde de öyle oldu. “Bu yıl Kartepe’de kıran kırana güreşler…” yazıyordu satırlarda. Ama içimdeki tarihçi, bu cümleyi yalnızca bir spor etkinliği olarak değil, bir toplumsal mirasın canlı kalma çabası olarak okudu. Çünkü Kartepe Güreşleri, yalnızca bir spor müsabakası değildir; o, Anadolu’nun hafızasında yer etmiş erkeklik, dayanışma ve kimlik kodlarının bugüne taşınmış hâlidir. Peki, bu büyük miras bugün nerede, hangi ekranda, hangi anlamda yaşıyor? Tarih Sahnesinde Bir Başlangıç: Yağlı Güreşin Kökleri Kartepe…
Yorum BırakZarurilik Ne Demek? Hayatın Merkezindeki Kaçınılmaz Gerçek Günlük yaşamımızda sık sık duyduğumuz ama çoğu zaman üzerine düşünmediğimiz kavramlardan biri: zarurilik. Bir dost meclisinde, bir haber başlığında ya da bir felsefi tartışmada karşımıza çıkar. Peki gerçekten “zarurilik” neyi ifade eder? İşte bu yazıda, hem verilerle hem de insan hikâyeleriyle, bu kavramın hayatımıza nasıl dokunduğunu konuşacağız. — Zarurilik: Kavramsal Çerçeve Zarurilik, sözlük anlamıyla “olmazsa olmazlık”, yani bir şeyin varlığını ya da yapılmasını kaçınılmaz kılan zorunluluk halidir. Hukukta, ekonomide, psikolojide ve hatta gündelik yaşamda farklı biçimlerde karşımıza çıkar. Bir örnek: Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, temiz suya erişim bir zaruriliktir çünkü yaşamın sürdürülebilirliği için…
Yorum BırakKelimelerin Basıncı ve Hidroforun Edebi Gücü Bir edebiyatçının dünyasında her şey kelimelerle başlar. Kelimeler, görünmez bir akışın parçası olarak düşüncelerimize, duygularımıza ve hayallerimize yön verir. Su nasıl bir hidrofor aracılığıyla evin her köşesine ulaşırsa, anlam da yazarın kalbinden okuyucunun zihnine böylece taşınır. Bugün sorumuz basit görünüyor: “Hidrofor neyle çalışır?” Ama bu sorunun cevabı sadece mekanik bir açıklama değil, aynı zamanda bir edebi metafor olabilir. Çünkü hidroforun işleyişinde, insan ruhunun, dilin ve anlatının dinamikleriyle şaşırtıcı bir benzerlik vardır. Hidroforun Kalbi: Basınç, Güç ve Devinim Teknik olarak bakarsak hidrofor, suyu belirli bir basınçla sisteme dağıtan bir mekanizmadır. Motorla çalışır, elektrik enerjisini basınca…
Yorum BırakHacet Dinde Ne Demek? Edebiyatın Dönüştürücü Diliyle Bir Yolculuk Kelime, insanın en eski aracıdır; düşüncenin ete kemiğe bürünmüş hâlidir. Her kelime, bir hikâyenin kapısını aralar. “Hacet” kelimesi de bu kadim kelimelerden biridir; hem dini hem de edebi anlam katmanlarında derin izler taşır. Bir edebiyatçının gözünden bakıldığında, hacet yalnızca bir ihtiyaç değil, aynı zamanda insanın varoluşsal boşluklarını doldurma çabasıdır. Edebiyat, bu kelimenin ruhunu çözmek için en doğru aynalardan biridir. Hacetin Dildeki Yankısı: Bir Kelimenin Çok Katmanlı Anlamı “Hacet” Arapça kökenli bir kelimedir ve temel anlamı “ihtiyaç, dilek, istek”tir. Ancak dinde, bu kelime çok daha derin bir anlam kazanır: Tanrı’dan bir şey…
Yorum BırakRokette Stabilite Ne Demek? (Ve İlişkilerde Neden Aynı Şey!) 🚀 Hadi dürüst olalım: “Roket bilimi” deyince çoğumuzun aklına laboratuvar önlüğü giymiş, gözlüklü, Einstein saçlı insanlar geliyor. Ama gelin görün ki, bazen bir roketin nasıl uçtuğunu anlamak, bir ilişkiyi yürütmekten daha kolay. 😄 Çünkü işin içinde bir kelime var ki hem NASA mühendislerini hem de sevgilisinin ruh hâlini çözmeye çalışanları aynı anda terletiyor: stabilite. Peki rokette stabilite ne demek? Gelin bunu biraz fizik, biraz psikoloji, bolca da kahkaha eşliğinde konuşalım! Stabilite: Roket için denge, senin için huzur demek Rokette “stabilite”, aslında “dengenin kralı” anlamına gelir. Bir roket fırlatıldığında sadece yukarı gitmek…
Yorum BırakTDK’ye göre “mücahede”, Arapça kökenli bir kelimedir ve “bir amaç uğruna çaba gösterme, gayret etme, mücadele etme” anlamına gelir. Genellikle içsel bir savaş, sabırla sürdürülen bir direniş ya da kutsal bir hedefe ulaşmak için yapılan sürekli çabayı ifade eder. Mücahede Ne Demek TDK? – Geleceğin İnsanında Direnişin Yeni Anlamı Bazı kelimeler vardır, geçmişten bugüne yürür ama asıl değerini gelecekte bulur. “Mücahede” de tam olarak öyle bir kelime. Bugün sizlerle birlikte, sadece kelimenin sözlük anlamını değil, gelecekte bu kavramın insana, topluma ve teknolojiye nasıl yansıyabileceğini konuşalım istiyorum. Çünkü mücahede, yalnızca savaş meydanlarında değil, ekran ışığında, zihnimizin derinliklerinde ve kalbimizin sessiz köşelerinde…
Yorum BırakGüneşlenme Süresi Nasıl Hesaplanır? Psikolojinin Işığında Bir Analiz Bir psikolog olarak her sabah perdelerden sızan güneş ışığını izlerken aklıma şu soru gelir: “Güneşlenme süresi yalnızca bir meteorolojik veri midir, yoksa insanın ruhsal dünyasına dokunan bir ölçü mü?” Bu merak beni hem bilimin hem de insan davranışının kesiştiği bir noktaya taşır. Çünkü “güneşlenme süresi” sadece gökyüzündeki bir sayısal değeri değil, aynı zamanda insanın bilişsel, duygusal ve sosyal ritmini belirleyen görünmez bir dengeyi anlatır. — Bilişsel Perspektif: Zihinsel Aydınlanmanın Süresi Güneşlenme süresi, teknik olarak, bir gün boyunca Güneş’in ufkun üzerinde kaldığı toplam süredir. Bu hesaplama, astronomik formüllerle; enlem, boylam, tarih ve Güneş’in…
Yorum BırakToplumsal Gerçeklikte “Dükeli” Olmak: Anlamın, Kimliğin ve Statünün İzinde Toplumun iç içe geçmiş yapısını anlamaya çalışan bir sosyolog olarak her yeni kavram, bana bir ayna gibi gelir. “Dükeli” kelimesi de bu aynalardan biridir. İlk duyulduğunda kulağa sıradan, hatta gündelik bir tanımlama gibi gelse de, sosyolojik açıdan bakıldığında toplumsal statülerin, sınıf algısının ve kültürel pratiklerin derin izlerini taşır. Dükeli, sadece bir kelime değildir; bir duruşun, bir bakışın ve bir “yer”in ifadesidir. Dükeli Ne Anlama Gelir? “Dükeli” kelimesi Türkçede köken olarak “dük” sözcüğünden gelir. “Dük”, tarihsel olarak aristokrat bir unvandır; soyluluğu, seçkinliği ve yüksek toplumsal statüyü temsil eder. “Dükeli” ise bu soylu…
Yorum Bırak